16 Şubat 2010 Salı

Pınar Selek Icin Hep Tanigiz ve Hala Adalet Bekliyoruz!

Onbir yildir haksiz yere Misir Carsisi patlamasindan sorumlu tutularak suclanan ve sonunda ayri ayri iki kez “beraat” ederek davasi sonuclanan yol arkadasimiz sosyolog, feminist ve yazar Pinar Selek'in beraati, haksiz bir sekilde Yargitay 9. Dairesi tarafindan Mart 2009'da bozuldu. Yargitay 9. Dairesi'nin bu kararina karsi Yargitay Cumhuriyet Bassavciligi'nin itirazi da, Yargitay Genel Kurulu'nda gecen hafta oycoklugu ile reddedildi. Ve bu kararlar karsisinda biz, yillar sonra, hala adalet bekliyoruz.

Artik “Pinar Selek'e tanigiz” demiyoruz. Zira, Pinar'in esitlik, ozgurluk, baris ve adalet yolunda attigi adimlari bugun sadece Turkiye degil, tum dunya biliyor. Yillardir durusma salonlarinda davanin seyrine ve Pinar'in beraatine tanik olanlar, tanikliklarina hâlâ devam ediyor, ustelik hergun de aralarina yenileri ekleniyor. Ancak, hem Turkiye'de hem de dunyada bilinen baska bir gercek de Turkiye'de adalet tesisinin oldukca zor gerceklestigi; hatta cogu zaman bircok cabanin sonucsuz kaldigi veya aciyla sonuclandigi. Bu noktada, Pinar'in hakliligi ortada. Ve hepimizin daha adil ve baris yolunda bir Turkiye icin adalete ihtiyaci var. Pinar Selek'in beraatinin yeniden aciklanmasi ise bu yolda atilacak ilk ve onemli adimlardan biri olacak.

Bu noktada, yillardir tanigi oldugumuz, iddialarin tek tek curutuldugu davada, bellegimize kazinan haksiz noktalara yeniden bakmakta buyuk yarar var...

Oncelikle, adaletin saglanmasinin onemli bir parcasi olan patlamanin gercek nedeni, bazi yetkililerce uzun sure gorulmek istenmedi. Bircok uzman ekip yineledi durdu, “patlamaya neden olan bomba degil, gaz kacagi” diye. Yargitay, uzmanlarin vardiklari sonuclari duymak istemedi nedense. Bu durum karsisinda yillarca neye isyan edecegimizi sasirdik?: Uzmanlarinin kararinin aksine karar veren Yargitaya mi? Yoksa, uzman sonuclarinca sucsuzlugu kanitlanmasina ragmen surekli suclanan bir sosyal bilimcinin ugradigi haksizliga mi?

Diger noktaya gelelim: Patlama bomba degil. Ancak patlamanin kaynagi her ne olursa olsun, bunun Pinar Selek'le ne ilgisi var? Pinar Selek'e hicbir sorgusu sirasinda patlamayla ilgili tek bir soru sorulmadi, sonra bir anda ortaya bir sanik cikarilarak suclaniverdi. Sonradan ifadesini “baski ve agir iskenceler altinda” verdigini soyleyen sanik Abdulmecit Ozturk... Ozturk once, baski altinda Pinar'la birlikte eylemi gerceklestirdiklerini soyledi, sonra da “Pinar Selek'i tanimadigini” defalarca acikladi. Yillardir sorduklarimiz hala bâki: Hicbir bulgu ve suc delili ile desteklenmeyen ve Ozturk'un hukuk skandalina donen, baski ile alindigini belirterek red ettigi ifade tutanagi nasil kabul edilebilir? Ayrica, patlama ile ilgili ifadesi dahi bulunmayan ve beraat eden Pinar Selek yeniden yeniden suclanir da, “eylemi yaptim” diyen Ozturk’un beraatinin kesinlesmesi nasil aciklanir?

Bugun artik farkindayiz ki, bu hukuki degil, sadece ve sadece politik bir dava... Magdurlar, dislananlar ve haksizliga ugrayanlarin yaninda; esitlik ve ozgurluk icin mucadele eden, durust ve etkili bir sosyal bilimcinin, bir yol arkadasinin toplum icin baris ve adalet mucadelesi. Dolayisiyla, bu dava Pinar'la ayni ugurda calisanlarin, bizlerin davasi. Pinar gibi dusunurlerin “bomba koydu” adi altinda hedef gosterilmesi gibi politikalara ve bircok benzerlerine bizler bu ulkede yabanci degiliz. O yuzden adaleti sadece Pinar icin degil, kendimiz ve memleketimiz icin bekliyoruz...

Adalet yerine gelene kadar da talep etmeye devam edecegiz; sadece Pinar icin degil, tum karanliklarin aydinliga ulasmasi, vicdanlarin rahat etmesi ve Turkiye'de huzurun saglanmasi icin, cunku, baska turlu yasamak mumkun degil.

Amargi Kadin Kooperatifi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder