28 Haziran 2009 Pazar

Aile Albümünden........ Limanköy, Çayeli.......

Dedem ve anneannem...

Çayeli.....

Annem ve Hatun teyzem....

Başında beyaz tokası ile annem ilkokul 5.sınıfta...

Annemin babanesi Emine Başar....

Teyzem ve dayım....

Sadri dayım ve halaoğlu....

Dayımın Düğünü.....

Aysel teyzem ...

Limanköyde ki bir düğünden....

Aysel teyzem çocuklarıyla...

İnci Abla ve annem....

Leyla Teyze.....

Müyesser Teyzem çocuklarıyla...

Annem arkadaşlarıyla düğünde...

İnci kolyeli Hatun teyzem....

Annem ve Hatun teyzem düğünde... ( ikiside beyaz saç bandı takıyor)

Annem...

Aile Albümünden.........Anadoluhisarı

Babanem ve dedem..

Babamın sünnet töreni... (sağdan dördüncü... önde ayakta duran...)

Amcam ....

Anadoluhisarında bir düğün... Babanem babamla beraber en sağda oturuyor...

Babam torna atölyesinde çırak olarak çalışırken...

Kaptan Aziz dedem...


Babam ve arkadaşı ..

Süleyman Amcam (en sağdaki) arkadaşlarıyla..

Dedem ve ahbapları....

Babamın halası Fatma Hanım ve eşi..

Babam torna atölyesindeki arkadaşlarıyla..

Babam boğazda kayıkla geziyor..

Babannem Anadoluhisarında piknikte..

Babam kalıp atölyesinde çalışırken...

Babannem ve halamlar sahilde...

Babam Lüleburgazda asker...

Aziz Dedem..

Babannem... Saniye Hanım....

Aziz Dedem.....

Babam....
Düğün, 06.10.1967

25 Haziran 2009 Perşembe

Belleğin dili yok. Bellek birbirine açılan sonsuz resimlerden oluşur. Ama hiçbir şeyi unutmuyor. Hiçbir siyahı, maviyi, beyazı ve bakışı, hiçbir duruşun kabalığını ya da anlatılmaz inceliğini. Ayrıntıları ve kırılabilecek her türlü nesneyi özenle biriktiriyor ve onların elde nasıl tutulacağını iyi biliyor. Bellek kimi zaman unutmuş gibi yapıyorsa bu acıyı yeryüzünden kaldırmak istediğindendir.......

İçimden kuşlar göçüyor.....İnci Aral

berkay



24 Haziran 2009 Çarşamba

22 Haziran 2009 Pazartesi

...... Sonra artık olup bitenler üzerinde hiç düşünmemeliyim. Biri beni düşünmekten alıkoymalı. Bütün bu saçmalıklar bu rezillikler için kafa yormak dayanılır gibi değil çünkü. Bir yerlerde oynayıp duran oyunlar bunlar. Benim bilmediğim kuralları, kuraldışı, kesinlikle söze dökülmeyen özel davranış biçimleri, görülenden farklı anlamlar taşıyan işaretleri olan oyunlar. Bir takım insanlar bu oyunları kanıksama ve sıkıntı dolu yaşamlarını çekilir kılmak için oynuyorlar. Tümüyle yapay bu oyunlara kazayla karışmış olanlarla, benim gibi ahmaklarla, ilkel bir canlı, bozulmamış bir oyuncak olarak eğleniyorlar..........

Ölü erkek kuşlar..... İnci Aral

21 Haziran 2009 Pazar

Newroz 2009, İstanbul






Tina Modotti Fotografları (1896-1942)


Diego Rivera ve Frida Kahlo 1 Mayıs yürüyüşünde sanatçılar sendikasının diğer üyeleriyle birlikte, 1929


Oaxaca
Şehri, Meksika


El Machete Okuyan Meksıkalı Köylüler, 1928


Çamaşır yıkayan kadın, 1926-1929


Mella nın daktilosu, 1928



......bavullardaki eski eşyalarıma bakıyorum. Mahvolmuşlar. O zamanlar acı veriyordu, fakat: "Artık hiçbir şey beni şaşırtmıyor." Bundan sonra her şeyim fotograf ile ilgili olacak - geri kalan - hatta sevdiğim somut seyler bile - bir dönüşümle sonuçlanacak - somut olanları soyuta dönüştüreceğim - ben olduğum sürece - ve böylece kalbimde onlara sonsuza kadar sahip olabileceğim.......... Tina Modotti

16 Haziran 2009 Salı